El işleri ile yaşam alanını güzelleştiren Xedîca Sacir, projelerine destek bekliyor

Waşokanî Kampı’nda yaşayan Xedîca Sacir, yaşam alanını el işleri ürünlerle güzelleştirirken, kadınlara da el işi öğretiyor. Xedîca Sacir, kurumlara çağrı yaparak, projelerinin desteklenmesini istedi.

RONÎDA HACÎ

Hesekê- Türk devletinin ve çetelerinin 2019 yılında Serêkaniyê û Girê Spî’yi işgali sonrası, binlerce insan yerinden edildi. Göç eden halk, Kuzey ve Doğu Suriye’nin Cizre Kantonu Hesekê kentinde bulunan Waşokanî Kampı’na yerleşti. 5 yıldır zor koşullara rağmen kampta yaşama tutunan halk, topraklarına yeniden dönecekleri umudunu taşıyor. Özerk Yönetim, kısıtlı imkanlara rağmen kampın birçok yaşamsal ihtiyacını karşılıyor.

İşgal sonrası Serêkaniyê’deki evlerini terk ederek Waşokanî Kampı’na yerleşen Xedîca Sacir, çadırının dışını çiçeklerle, içini ise kendi yaptığı el işi ürünlerle süsleyerek, kampın zor koşullarında kendisine ve ailesine yaşam alanı yaratmış. Bununla da yetinmeyen Xedîca Sacir, kendi çabası ile öğrendiği el işini kamptaki diğer kadınlara öğretiyor.

‘Kadınlar kültürel ve folklorik şeylere daha çok ilgi duyuyor’

El işi ürünleri ekonomik gelir elde etmek için değil daha çok kültürel bir miras ve geleneğin yaşatılması için yaptığını söyleyen Xedîca Sacir, “Serêkaniyê’deyken tarım işçiliği ve el ürünleri yaparak geçimimi sağlıyordum. Bunu bir kültür olarak gördüğüm için yapıyorum. Çadırımı süslüyor ve daha aydınlık hale getiriyorum. Ben el işi ürünleri çok severim. Her kadınında yapmasını isterim. Çünkü bu kültürün hayatta kalması gerek. Kadınlar kültürel ve folklorik şeylere daha çok ilgi duyuyor. Çünkü kadınlar bu işi yaparken kendi gerçekliğine dönüyorlar. Çünkü bu işin sahibi kadınlardır” diye belirtti.

Projelerine destek bekliyorlar

“Yaptığım işleri her zaman güvenebileceğim bir dost olarak görürüm” diyen Xedîca Sacir, zor koşullarda da olsa yaşama tutunduklarını ve bir gün topraklarına döneceklerini ifade ederek, “insan hakları kuruluşlarına el sanatı üretimlerimizi artırmak projelerimizi desteklemesini istiyoruz. İnsani kuruluşlar kadınları desteklemeli çünkü en çok ayakta kalan, çalışan ve yaşam şartlarına göğüs geren kadınlardır” diye konuştu.