Surlar ayakta kalmak için direniyor

Bakımsızlık nedeniyle büyük tahribatın oluştuğu ve geçtiğimiz sene yaşanan Elazığ Depremi ile bazı kısımlarında yıkımların yaşandığı Amed Surları ayakta durmaya çalışıyor. TMMOB Amed Odası Eşbaşkanı Selma Aslan, yetkililerden adım atmalarını ve surları koruma altına almalarını istedi.

 
MEDİNE MAMEDOĞLU
Amed- UNESCO Dünya Miras listesine alınan Amed Surları bakımsızlıktan yıkılıyor. 20 yıla yakın bir süredir herhangi bir onarımın yapılmadığı sur ve sur bedenlerindeki taşlar düşmeye başladı. Son olarak geçtiğimiz yılın Ocak ayında Elazığ Sivrice'de meydana gelen 6.8 büyüklüğündeki deprem nedeniyle sur bedenlerinde bulunan kısımlarda büyük bir yıkım meydana geldi. Taşların düştüğü tarihi bedende yıkılan alanla ilgili bir yıldır bir çalışma yapılmadı. 
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi depremle birlikte meydana gelen yıkımdan sonra düşen taşların olduğu alana set çekip "Sur bedenlerinde durmak tehlikeli ve yasaktır" yazılı uyarı tabelası astı. Bir yıldır yıkılmış vaziyette olan alanda onarımın yapılmadığına tepki gösteren TMMOB Amed Eşbaşkanı Selma Aslan, yıkımla hem insan hayatının tehlikeye girdiğini hem de tarihi yapıda ciddi bir tahribatın oluştuğunu söyledi. 
Depremde zarar gören kısımlar restore edilmedi
Urfa Kapı  ve Çift Kapı arasındaki bölgede depremin ardından çok sayıda taşın düştüğünü ifade eden Selma Aslan, üzerinden bir yıl geçmiş olmasına rağmen yıkımın olduğu bölgede alınan önlemin yetersiz olduğunu söyledi. Bugün kaderine terk edilen surların birçok medeniyete ev sahipliği yaptığını belirten Selma Aslan, surun 7 bin yıllık tarihsel bir miras olduğuna dikkat çekti. Selma Aslan, 2015 yılında alınan bir kararla UNESCO Dünya Miras Listesine giren alanın yeteri kadar ilgi ve desteği görmediğine dikkat çekti. 
"Yanlış uygulamalar tarihin dokusuna zarar verdi"
Şu anda alanda bulunan burçlar için bir restore çalışması yürütüldüğünü söyleyen Selma Aslan, aynı çalışmanın surun yıkılan kısımlarına da taşınması gerektiğini ifade etti. Selma Aslan konuşmasına şu sözlerle devam etti:
"2015  yılından bu yana geçen 5 yıllık süreçte surda herhangi bir çalışma yapılmadı. Hatta çatışma döneminde ağır silahların kullanılması ve sonrasında iş makinaları ile buralara zarar da vermişti.  Diyarbakır Surları her dönemde onarım görmüş ve  büyük bir bölümü bugüne sağlam olarak ulaşmıştır. Ancak son 20 yıllık sürece baktığımızda bile yıllar içerisinde uygulanan yanlış uygulamalar özgün dokusuna zarar vermiştir.” 
"Sürekli koruma ve bakım yapılması surların ömrünü uzatır" 
Selma Aslan, sur bedenlerinin daha fazla zarar görmemesi için yıkılan yerlerin onarılması ve bedenlerin koruma altına alınması gerektiği çağrısında bulundu. Selma Aslan; "Mevcut durum tespiti yapılarak gerekli araştırmalar tamamlanarak projeler yapılmalıdır. Surların çevresinde çok katlı yapılara izin verilmemelidir. Sur duvarlarının etrafında yapılacak peyzaj düzenlemelerinde arkeolojik katmanların korunmasına dikkat edilmeli, drenaj sorunları çözülmeli, yapılacak müdahalelerin zarar verebilecek etkileri göz önünde bulundurularak profesyonel çözümler geliştirilmelidir. Acil müdahaleler belirlenmeli ve aşamalı olarak çalışmalar başlatılmalıdır. Tehlike arz eden ve bir kısmı yıkık ya da yıkılmak üzere olan sur ve burçlara öncelik verilmelidir. Restorasyon çalışmaları alanında uzman ekiplerce yapılmalıdır. Restorasyon çalışmaları sonrası ilgili kurum ve kuruluşlarca bakım çalışmaları periyodik aralıklarla yapılmalı, toplumda koruma bilinci oluşturma çalışmaları  ve kültürel mirası geleceğe aktarılması sağlanmalıdır. Sürekli koruma ve bakım yapılması surların ömrünü uzatır"  diye konuştu.