SUZAN EBU SAİD

Beyrut- Toplumların manevi değerleri, birikimleri ve maddi kaynakların tüketimi üzerinden gelişen Kapitalist sistem, canlı yaşamını tamamen tehlikeye sokacak bir doğa talanında önünü açtı. İklim değişikliği, karbon salınımındaki artış, işgal ve talan edilen tarım arazilerin imara açılması, devam eden savaşlar, orman yangınları, Hidroelektrik Santralleri (HES) ve daha sayamadığımız onlarca etkenden kaynaklı doğa acil önlem için alarm veriyor.

Gençlerin oluşturduğu çevre örgütü olan ‘Lübnan Yeşil Dalgası’ üyesi Roy Ghawi ve Yeşiller için Asya-Pasifik Gençlik Ağı üyesi Aya Abduni; artan çevre kirliliğini ve etkilerini değerlendirdi.

‘İklim değişimi en çok genç nüfusu etkiliyor’

Lübnan’da yaşanan çevre kirliliğinin nedenlerinin başında mazotla çalıştırılan jeneratörlerin neden olduğunu kaydeden Roy Ghawi, elektrik kesintilerinin yoğun yaşandığı ülkede farklı enerji kaynakları arayışının olmadığını savundu. Roy Ghawi, dünyanın birçok yerinde güneş panelleri ile elektrik sağlandığını maliyetinin fazla olmasından kaynaklı Ortadoğu ülkelerinde kullanımının sınırlı olduğunu belirtti.

Çevre sorunları ve iklim krizinden en çok genç nüfusun etkilendiğini ifade eden Roy Ghawi, konuşmasına şöyle devam etti:

“İklim değişikliği toprağın yapısını etkiliyor. Toplumsal ilişkilerden, kişinin psikolojisine, ekonomik yaşamdan sosyal yaşama birçok alanı etkiliyor. Çevre sorunlarına acil önlem alınmalı. Fazla bir zamanımız yok. Çevre ve iklim risklerini 2030 yılına kadar azaltmak için gerekli önlemlerin alınması gerekiyor. Mevcut yolumuzu değiştirmezsek, şu anda üzerinde bulunduğumuz topraklar 2080 yılında var olmayacak."

‘Küresel bir dayanışma kurulmalı’

Başta gençlerin; iklim krizi, küresel ısınma, iklim adaleti gibi önemli sorunlarla mücadele edecek güçlerinin olduğunu vurgulayan Yeşiller için Asya-Pasifik Gençlik Ağı üyesi Aya Abduni, bu konuda küresel bir dayanışmanın kurulması gerektiğinin altını çizdi. İklim değişimi nedeniyle milyonlarca insanın göç etmek zorunda kaldığını bu da derin bir mülteci krizini, ekonomik sorunları ve hak ihlallerini beraberinde getirdiğini söyledi. Toplumu bilinçlendirmek ve hükümetlere fosil yakıt kullanımının ve karbon emisyonlarının azaltılması yönünde baskı yapılmasının iklim değişikliğinin yanı sıra küresel ısınmanın etkilerinin azaltılmasına da katkı sağlayacak yollar arasında olduğuna dikkat çeken Aya Abduni, “Çocuklarımızın geleceğini tehdit eden iklim değişikliklerini sınırlamak için çaba göstereceğiz” sözleri ile konuşmasını noktaladı.