İran hükümeti doğal kaynakları gasp ediyor

İran hükümeti kentsel dönüşüm ve ilerleme bahanesiyle Rojhilatê Kurdistan, 40 yıla yakın bir süredir petrol, gaz ve su gibi doğal kaynakları gasp ediyor ve halka karşı açlıkla terbiye ‘politikası’ uyguluyor.

MOJDA KIRMANŞANÎ

Haber Merkezi – İran hükümeti Rojhilat Kürdistan’da yine Huzistan, Sistan ve Belucistan Eyaletlerinde kentsel dönüşüm adı altında su, gaz ve petrol gibi doğal kaynaklarını kendi hizmetinde kullanıyor. Özel politikalarla bu bölgelerin demografik yapısını değiştirmeye çalışan İran hükümeti, bu kapsamda halkı açlıkla terbiye etmeye çalışıyor. 

Halk zenginliklerden faydalanamıyor

İran'daki su krizi ve göllerin kuruması da hükümetin yönetim eksikliği nedeniyle ciddi bir sorun haline geldi. Ormanlarından madenlerine, su kaynaklarından doğalgazına ve petrolüne kadar Rojhilat Kürdistan'ın doğası, İran İslam Cumhuriyeti'nin politikalarının kurbanı oldu. Rojhilat Kürdistan’ı su kaynakları, kömür, altın ve petrol madenleri açısından zengin olmasına rağmen yurttaşlar bu nimetlerden faydalanamıyor.

Su kaynakları talan ediliyor

Çoğu şehirde suyun olmaması ve kalitesinin düşük olması protestolara yol açarken, yurttaşlar su ulaşım kanallarının durdurulması çağrısında bulunuyor. Ancak hükümet bu protestoları baskıyla karşıladı. Sinnah, Kermashan, Merivan ve diğerleri de dahil olmak üzere Rojhilat Kürdistan'ın şehirleri birkaç yıldır su sorunlarıyla karşı karşıya. Çevre Koruma Ajansı, Sanayi ve Maden Bakanlığı gibi bazı bakanlıklar bu doğa tahribat karşısında yetersiz kaldı. Ancak çevreciler Rojhilat Kürdistan ve Huzistan’da madencilik faaliyetlerine başlanmasından endişe duyuyor. Çevre aktivistlerin itirazına rağmen çevre tahribatı devam ediyor.

Huzistan en yüksek işsizlik oranına sahip

İran hükümetinin yürüttüğü sistemli yoksulluk politikası sadece Kürt bölgesinde uygulanmıyor. Huzistan ile Sisten ve Belucistan Eyaletlerinde de aynı politikalar uygulanıyor.  Arapların yoğunlukla yaşadığı Huzistan’da sayısız petrol, gaz rezervi ve bol miktarda rafineri bulunuyor. Bu zenginliğe rağmen Huzistan en yüksek işsizlik oranına sahip. Petrokimya rafinerilerinin neden olduğu kirlilik ise solunum yolu hastalıkları başta olmak üzere birçok hastalığa da davetiye çıkarıyor. Hükümet yetkilileri yıllardır buradaki yerli halkın topraklarına el koymak ve demografik yapıyı değiştirmek gibi hedeflenen politikalar doğrultusunda ilerliyor. Doğalgaz dışında petrol, uranyum, Bakır ve altın rezervlerine sahip Sistan ve Belucistan Eyaleti’nde de durum çok farklı değil. Bu bölgede yaşayan Beluclara karşı da aynı politikalar uygulanıyor.