ASMAA FATHI

Kahire – İklim değişikliğinin olumsuz etkilerini en çok kadınlar yaşarken, son dönemlerde iklim değişikliğinin sonuçlarıyla başa çıkmak için çevre dostu programları geliştirilmeye başlandı. Kahire’de kurumlarda yer alan kadınlar, yürüttükleri kadın çalışmalarına çevre krizini de ekledi. Bilinçlendirme kampanyalarını başlatan kadınlar, çevre krizine karşı alternatif yollar arıyor.

‘Kadınlar iklim değişikliğinden doğrudan etkileniyor’ 

Avukat Nour al-Huda Wali al-Din Muhammed, kadınların özellikle tarım alanında çalışanların iklim değişikliklerinden doğrudan etkilendiğini, büyük bir çoğunluğunun geçimini sağlamakla yükümlü olduğunu kaydetti. Bazı kadın çiftçilerin pazarlarda satış yaptığını kaydeden Nour al-Huda Wali al-Din Muhammed, “İklim değişikliği bazı mahsulleri vurdu ve kadınlar günlük ihtiyaçlarını karşılayamayacak duruma geldi. Bu nedenle bazıları alternatif yollar aramaya çalışıyor. Topraktan elde ettikleri ürünleri pazara getirerek düşük fiyatlara satıyorlar. Yaşanan bu durum da ihtiyaçlarını karşılamaya yetmiyor” diye belirtti.

‘Çevre dostu bir yaşam tarzı oluşturulmalı’

İklim değişikliğine karşı kadınların çaresiz kaldığını, bu nedenle kadın kurumlarının ve bu konuda çalışma yürüten genç girişimcilerin kadınları çevresel riskler konusunda bilinçlendirmesi gerektiğini dile getiren Nour al-Huda Wali al-Din Muhammed, “Kadınları her türlü krize karşı hazırlamak gerekiyor. Onlar için çevre dostu bir yaşam tarzını kolaylaştıran ve evde günlük tüketimle ilgili riskleri azaltan alternatif araçlar araştırılıyor. Çevre ile ilgili ilkelerin aile üyelerine yayılmasında ve davranışlarının değişmesinde en büyük rol kadınlara düşüyor. Çevre dostu bir yaşam tarzının oluşması önemlidir. İş döngülerinin değişmesi, geri dönüşüm ve enerji kaynaklarında sağlam seçeneklerin aranması gerekiyor” ifadelerinde bulundu.

Kadınların çevreyi duyarlı hale gelmesi konusunda bazı engellerinde olduğuna dikkat çeken Nour al-Huda Wali al-Din Muhammed, şöyle konuştu: “Kadınlar bazı alanlardan uzak tutuluyor ve farkındalık çalışmalarına katılımları engelleniyor. Feminist hareket bu gerçeği değiştirmek için roller üstlenmeli.”

Alternatif üretim

Assiut Valiliği'ndeki Abu Tij Merkezi'ndeki Nüfus ve Kalkınma için Sava Ahla Derneği İcra Direktörü Asmaa Mahran ise, Assiut kentinin nar yetiştiriciliği için en önemli iki merkeze sahip olduğunu söyledi. İklim değişikliğinden sonra sıcaklık ve nemin artışıyla nar üretiminde düşüşün meydana geldiğini söyleyen Asmaa Mahran, “Narlar ya ucuza satılıyor yada kanallara atılıyor. Bu da sağlık ve çevre sorunlarını artırıyor. Derneğimiz bu durumlarla başa çıkmak için alternatif yöntemler aramaya karar verdi. Nar israfı hakkında kadınlar bilinçlendiriliyor ve alternatif olarak narlar pekmeze dönüştürülüyor. Değişimin sokaklarda başlar ve bununla birlikte kadınların ekonomik durumları iyileştirilebilir. Narların çöplere atılmak yerine pekmeze dönüştürülmesi projesi başarılı oldu ve artık narlar çöplere atılmıyor. Kadınların iklim değişikliklerinin kayıplarından daha fazla etkilenmemesi için de fizibilite çalışmaları yapılmalı ve çeşitli sergiler düzenlenmeli” dedi.

‘İklim değişikliği kriziyle baş etmede kadınların rolü başat’

Buğday mahsulünde ve diğer bazı mahsullerde de kriz olduğuna dikkat çeken Asmaa Mahran, son olarak şu ifadelerde bulundu: “Kadınlar ve varsa eşlerine su kullanımını azaltan ‘teraslama’ yöntemi anlatılıyor. İklim değişikliği krizinin kendisini dayattığı düşünüldüğünde, dengesizliği giderebilecek acil çözümlere ihtiyaç var. Bunlardan biri de seracılık. Herkes iklim kriziyle başa çıkabilmeli, çözüm arayabilmeli ve yeniye uyum sağlamalı. İklim değişikliği kriziyle baş etmede kadınların rolü önemli ve kilit noktadadır. Dernek olarak ihtiyaç duyulan günlük tüketim miktarı konusunda ailelerin eğitimine başlandı. Atıklar ve su kullanımı konusunda da farkındalıklar oluşturuluyor. Gıda israfını azaltma konusunda eğitimler verildi ve kadınlar domates de dahil olmak üzere bazı sebzeleri yetiştirmeleri için eğitildi. Olası kıtlık durumunda kadınların yetiştirdiği sebzeler pazarlarda satılacaktır.”