TEWAR PÊNCEWANÎ

Süleymaniye- Savaş, ekolojik yıkım ve felaketlerin içerisindeki dünyayı çok daha büyük bir yıkım ve tahribata doğru sürüklemeye devam ediyor. Süleymaniye’den çevre akitvisti ve yaşam savunucusu Çemen Tahir, Federe Kürdistan Bölgesi’ne yapılan saldırıların durdurulmaması halinde önü alınamaz felaketler yaşanacağına dikkat çekiyor.

Türkiye’nin Irak ve Federe Kürdistan Bölgesi sınırlarını ihlal ederek gerçekleştirdiği askeri operasyonlar 1990’lı yıllara tekabül ediyor. Halk uzun yıllardır bölgedeki askeri varlığını sürdüren ve askeri operasyonlarla çevrede büyük bir tahribat oluşturan faaliyetlerin sık sık durdurulması için çağrılarda bulanarak eylemler gerçekleştiriyor. 23 Nisan 2021 tarihinde başlayan ve günümüze kadar gelen zaman diliminde yapılan askeri operasyonlarda yalnızca 323 kez kimyasal silah kullanıldığı açıklanmıştı. Üstelik bu silahlar yalnızca Federe Kürdistan Bölgesi sınırlarının Zap, Metina ve Behdinan bölgesini kapsıyor.

“Çok büyük bir felaket yolda”

Irak ve Federe Kürdistan Bölgesi’nde yapılan askeri operasyonlarda doğaya verilen zarara dair yerel, bölgesel ve uluslararası çok sayıda kuruluş açıklamalar yapmış konuya dikkat çekmişti. Son olarak SPT kimyasal silah kullanımıdan kaynaklı yerleşim alanlarının ve sivillerin “ciddi boyutta” etkilendiğini duyurmuştu.

Sivil aktivist ve yaşam-çevre savunucusu Çeman Tahir, Federe Kürdistan Bölgesi topraklarına yapılan her türlü saldırının bir an önce durdurulması gerektiğini söylüyor. Ajansımıza konuşan Çeman Tahir, “Operasyonlar durdurulmalı, çok büyük bir faleket yolda” diyerek uyarıyor.

“Doğa tahribatı zincirleme sorun doğurur”

Bölgeye yönelik gerçekleşen askeri operasyonlar sırasında yüzlerce kez kimsayal silah kullanıldığını hatırlatan Çeman Tahir, “Askeri varlıkların olduğu ve operasyonların devam ettiği yaşam alanlarında yurttaşların ne kadar zarar gördüğü herkes tarafından biliniyor. Savaş yıkıcı bir faaliyet olarak bölgeyi felakete sürüklüyor. Geçimlerini ve yaşamlarını topraktan kazanan onbinlerce insan toprağa saçılan zehirle yaşamını sürdürmek zorunda kalacak. Bu saldırıların bir an önce durdurulması gerekiyor. Sesimizi yükseltmeliyiz. Doğanın yok olmasına karşı mücadele yürütmeliyiz çünkü bölgede doğası bozulan coğrafya demek göçün de habercisidir, zincirleme birçok sorunu beraberinde getirmesi demektir” dedi.

Birlikte savunma çağrısı

Tüm operasyon ve saldırılara karşı topraklarında yaşamlarını sürdürmeye devam edeceklerinin altını çizen Çeman Tahir, “Haklarımızı, doğamızı savunmalı toprağımızı terk etmemeli, birlik olarak doğamızı elimizden almaya çalışan saldırıları durdurmalıyız” diye konuştu.