Kongra Star, ataerkil sisteme karşı örgütlenerek büyüyor- PANORAMA

Kongra Star Sözcüsü Rihan Loqo, yıl boyunca işgale, ataerkil sisteme, şiddete, cinsiyetçiliğe karşı her alanda çalışma yürüttüklerini belirterek, “Önümüzdeki yılda heyecanla çalışmalarımıza devam edeceğiz” dedi.

RONAHÎ NÛDA

Qamişlo – Kongra Star, "Kadın devriminin ruhuyla Jin, Jiyan, Azadî ayaklanmasını başarıya ulaştıracağız” sloganıyla 15 Ocak 2023 binlerce delegenin katılımıyla 9’uncu kongresini gerçekleştirerek yeni yıla girdi. Kongrede, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın fiziki özgürlüğünün sağlanması ve İmralı tecridinin kırılması başta olmak üzere birçok konuda tartışmalar yürütüldü.

Tecridin kırılması ve Abdullah Öcalan'ın fikirlerini ve paradigmasını yaymak amacıyla, “Önder Abdullah Öcalan’ın Özgürlüğü Komitesi”, “Birlikte Yaşama Özgürlüğü Komitesi”, “Öz Savunma Güçleri-Kadın Komitesi” (Bu komite Kadın İç Güvenlik Güçleri, Kadın Öz Savunma Güçleri ile Kadın Savunma Birliği’nden oluşuyor) “Disiplin Komitesi” gibi birçok komitenin kurulması kararı alındı. Ayrıca “İlişkiler ve Demokratik Anlaşmalar Komitesi’nin” adı, “Demokratik İlişkiler ve Anlaşmalar Politika Komitesi” olarak değiştirildi. Kongrede alınan kararlardan biri de Rojava Kadın Devrimi’nin kazanımlarından biri olan Mala Jin (Kadın Evi) Konferansı’nın yıl içinde gerçekleştirilmesi yönündeydi.

Kongra Star Sözcüsü Rihan Loqo, Kongra Star’ın bir yıllık çalışmalarını ve hedeflerini ajansımıza değerlendirdi.

‘Şiddete karşı kampanyalar yürütüldü’

Kongrede aldıkları kararların yıl içinde hayata geçirildiğini belirten Rihan Loqo, “9’uncu kongremizi gerçekleştirdik. Kongreye büyük bir katılım oldu ve çok güçlü kararlar alındı. İki yıl boyunca siyasi, diplomatik, yaşamsal, kültürel, ekolojik, ekonomik konularda yapılan çalışma ve alınan faaliyet kararlarına ilişkin çalışmalar yürüttük. Her türlü şiddete, savaşa, saldırı ve özel savaş politikalarına karşı özel kampanyalar da yürütüldü” dedi.

Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için yüzlerce etkinlik düzenlendi

Kongrede aldıkları temel kararlardan birinin de Abdullah Öcalan'ın fiziki özgürlüğüne kavuşması olduğunu ifade eden Rihan Loqo, şunları aktardı:

"Bunun için bir komite kurulması kararı aldık. Aynı zamanda Kuzey ve Doğu Suriye'de tecride karşı kadınların öncülüğünde ‘Demokratik Ulus Paradigması” konulu bir konferans düzenledik. Konferansa, kadınlar, aydınlar, diplomatlar ve politikacılar katıldı. Aynı zamanda Önder Apo'ya çocuklar 12 bin mektup yazdı. Bu mektuplar, Kongra Star ve Sosyal Çevre Çocuk Komitesi tarafından ‘Derya dile mere’ adıyla kitaplaştırıldı. Önder Apo'nun fikir ve felsefesinin yaygınlaştırılması ve üzerinde uygulanan tecride karşı her bölgede, mahallede, ilde, köyde, ilçede ve kurumlarda yüzlerce seminer verildi. Aynı zamanda Önder Apo'nun özgürlüğü için kesintisiz toplantılar yapılarak Önder Apo'nun durumu tüm kişi ve kuruluşlarla paylaşıldı, Önderlik için yazılan metinler toplandı, Önder'e yönelik konferanslar, toplantılar, yürüyüşler, mitingler ve etkinlikler düzenlendi. Aynı zamanda özellikle demokratik ulus paradigması üzerine eğitim kursları açıldı.”

‘Kadın Evi kadın devriminin temel direği’

Kadın devriminin temel direği olarak tarif ettikleri Mala Jin’ın (Kadın Evi) konferansını da bu yıl gerçekleştirdiklerini dile getiren Rihan Loqo, “Kadın Evi demokratik bir aile modelini inşa ediyor. Çalışmaların genişlemesiyle Kuzey ve Doğu Suriye'de 62'ye yakın Kadın Evi kuruldu. Kadın Evi'nde toplumun, ailenin, erkeğin ve kadının sorunları çözülüyor. Kadın ve aile hukukuna göre demokratik bir ailenin nasıl kurulacağı konusunda aile ve eşlerle farklı yol ve yöntemler tartışılıyor. Kadın Evi'nin çalışmaları ve faaliyetlerinin ardından yeni adımlar ve kararlar almak üzere konferans düzenlendi. Konferansa çok sayıda kadın katıldı ve birçok önemli karar alındı. Aile hukukunun temellerinin nasıl atılacağı ve evlere nasıl taşınacağı, aile hukuku konusunda toplumun nasıl eğitileceği konuları tartışıldı” dedi.

‘Kongre sonuçlarını paylaşmak için onlarca toplantı yaptık’

Rihan Loqo, eşbaşkanlık sistemiyle kadınların nasıl örgütleneceğine, tüm kurum ve alanlarda nasıl bir rol ve misyon üstleneceğine dair eş başkanların da katılımıyla yüzlerce toplantı yaptıklarını aktardı. Kongre kararlarının kamuoyuyla da paylaşıldığını belirten Rihan Loqo, "Kongre sonuçlarını tüm kurumlarda, birimlerde, şehirlerde, kantonlarda, hatta Güney'de, Lübnan'da, Avrupa'da paylaştık. Kongre sonuçlarını paylaştığımız onlarca toplantı yaptık. Ayrıca kadın devrimi alanlarındaki yapılanma çalışmalarını yaygınlaştırmak ve kuruluşumuzdaki tüm kadınlara ulaşarak Kongra Star’ı tanıtmak amacıyla çalışmalar yürüttük” dedi.

‘8 ülkede temsilcilik açıldı’

Diplomasi çalışmalarına ilişkin Rihan Loqo, şu çalışmaları aktardı: “Kongra Star yıl içerisinde Almanya, Belçika, Hollanda, Danimarka, İsveç, İsviçre, İngiltere ve Yunanistan gibi 8 ülkeden kadınlarla diplomasi çalışmaları yürüterek, temsilcilik açtı. Tüm Rojavalı kadınların tanıtılması amacıyla toplantı, eğitim, ziyaret gibi çalışma ve faaliyetler gerçekleştirildi. Aynı zamanda çeşitli örgüt, hareket ve kişilerle toplantılar yapıldı. Aynı zamanda Kuzey ve Doğu Suriye, Ortadoğu ve Avrupa'da parlamenterler, sendikalar, yazarlar, sosyalistler ve kadın örgütleri sözcüleriyle, Kuzey ve Doğu Suriye'deki kadınlara ve kadın devriminin kazanımlarına yönelik saldırılara ilişkin tartışmalar ve sunumlar yapıldı. Avrupa ülkelerinden de yaklaşık 18 heyet Rojava Kürdistan'a giderek Kongra Star’ı ziyaret etti. Kongra Star, toplumdaki rolleri, demokratik ulus sistemi, komün, meclis ve Jinwar Köyü hakkında detaylı bilgileri heyete aktardı. Birçok gazeteci ve yazar kadın devrimiyle ilgili kitaplar yazdı, kadın devrimiyle ilgili belgeseller yaptı."

Şengal ve Afganistanlı kadınlara destek kampanyalı düzenlendi

Şengal ve Afganistanlı kadınlara destek amacıyla da kampanyalar düzenlediklerini dile getiren Rihan Loqo, “Ağustos ayı hem Şengal’e yönelik saldırıların hem de Taliban’ın Afganistan’ı işgalinin yıldönümüydü. Ağustos ayında bu temelde ‘Tüm kadınların sesi olacağız ve tüm kadınların acısı bizim acımızdır’ sloganıyla bir kampanya başlattık. Kampanya kapsamında Rakka kentinde kadın forumu, birçok yerde seminer, yürüyüş gibi bir dizi etkinlik gerçekleştirdik” dedi.

‘8 Mart’ta binlerce etkinlik yaptık’

8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle de “Kadın Devrimi için Jin, Jiyan, Azadî” sloganıyla etkinlikler gerçekleştirdiklerini anlatan Rihan Loqo, “Binlerce seminer, yürüyüş ve forum düzenlendi. Erkekler için de eğitim kursları açıldı. 8 Mart kapsamında Hîlala Zêrîn tarafından da etkinlikler yapıldı. Sağlık Komitesi, diplomasi, sosyal alan, Çocuk Komitesi tarafından da onlarca etkinlik gerçekleştirildi. Ekoloji Komitesi ayrıca kadınların ekolojik bir toplum inşa etmesine öncülük edecek bir kampanyayı duyurdu. Ayrıca Ekoloji Komitesi Dirbesiyê ve Amûdê ilçelerinde Özgür Kadın Bahçesi’nin açılışını yaptı. Öte yandan 'Her türlü işgal ve şiddet karşısında Jin, Jiyan, Azadî’ sloganıyla başlatılan kampanya kapsamında ise kadınlara, toprağa, vatana sahip çıkılması için hayata geçirildi” diyerek, yaptıkları çalışmaları aktardı.

‘Kadınların direnişi büyüdükçe saldırılar da arttı’

Rihan Loqo, "Bir yıl içerisinde hayatın her anında işgale, ataerkil sisteme, şiddete, devlet sistemine, cinsiyetçiliğe, din anlayışına karşı çalışmalar gerçekleştirdik. Yaşadığımız zorluklar oldu. Kadınların mücadelesi ve direnişi büyüdükçe saldırıların da arttığını gördük. Yusra ve Rihan arkadaşlar şahsında tüm şehit arkadaşlarımızı anıyoruz” dedi. Kadın devriminin öncüleri olan arkadaşları Yusra ve Rihan’ın Türk devleti tarafından hava saldırısıyla hedef alınarak katledildiklerini hatırlatan Rihan Loqo, “Yusra ve Rihan, demokratik bir sistem kurmaya çalışıyorlardı. Arkadaşlarımızın yolundan giderek hayallerini gerçekleştireceğimiz sözünü veriyoruz” diye konuştu.

‘Her zaman sahada olacağız düşmana boyun eğmeyeceğiz’

Türk devletinin aralıksız bölgede insansız hava araçları uçurduğuna işaret eden Rihan Loqo, “İrademizi kırarak çalışmalarımızın seviyesini düşürmek istiyor. Ancak bizler saldırılar ne kadar artarsa artsın çalışmalarımızı da o kadar güçlendiririz” dedi. Bölgedeki saldırıların tüm dünyanın gözü önünde olduğunu ancak kimsenin sesini çıkarmadığını ifade eden Rihan Loqo, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bunlar devrimin zorlukları. Aynı zamanda özel savaş ve ajanlık yoluyla toplumumuzun içine girmeye çalışıyorlar. Toplumumuzu ve sistemimizi yok etmek istiyorlar ancak başaramayacaklar. Çünkü Demokratik Ulus Paradigması üzerine eğitim aldık. Her zaman sahada olacağız ve düşmana boyun eğmeyeceğiz. Ayrıca Türk devleti en son 5 Ekim'de bölgemizin altyapısına saldırmıştı. Bu durum kadınları, toplumu ve çocukları sıkıntıya soktu. Bir kez daha söylüyoruz ki, bu saldırılar bizi korkutmuyor ve bu saldırılarla işgalci bilincini topluma dayatamayacaklar. Bir çember olup başarılarımıza sahip çıkacağız. Kalan program ve kararlarımıza göre önümüzdeki yıl büyük bir heyecan, sevgi ve organizasyonla çalışmalarımızı ve faaliyetlerimizi genişleteceğiz.”

Yarın: TJA yıl boyu alanlardaydı: 2024’e direnerek gireceğiz.