İran’dan Mısır’a Tunus’tan Lübnan’a Ortadoğulu kadınların bir yılı-1-
PANORAMA
Yıl boyunca Ortadoğu ülkelerindeki kadınlar, karşılaştıkları çeşitli zorluklara rağmen, mücadele ederek, kazanımlarını savundu. Konferanslardan tiyatro sahnelerine kadar kadınlar varlığını birçok alanda gösterdi.
XEDİR EL-ABBAS
Haber Merkezi – 2022 yılının bitmesine sayılı günler kalırken, kadınlar bir yıl içerisinde çok sayıda uluslararası ve yerel konferans düzenleyerek, erkek egemen sistemin kadına dönük politikalarına dikkat çekti ve kadın mücadelesinin daha da yükseltilmesi gerektiğinin altını çizdi. Kadınlar cephesinden birçok gelişmenin yaşandığı 2022 yılı aynı zamanda kadına yönelik katliam, taciz, tecavüz ve şiddetinde artarak devam ettiği bir yıl oldu. Yaşanılanlarla 2022 yılı, dünyanın tüm ülkelerinde küresel yankı uyandırdı ve en belirgin olay ise kadın öncülüğünde İran'da başlayan ayaklanmalar oldu.
Halk sokaklara aktı
2022 yılının şüphesiz en önemli olayı, “ahlak” polisi tarafından tutuklanan ve darp edilen Jîna Mahsa Amînî’nin 16 Eylül’de yaşamını yitirmesi ardından İran'da başlayan ayaklanmalar oldu. İranlı kadınların ayaklanmaları hızlı bir şekilde dünya kamuoyuna yansırken, ayaklanma günden güne genişledi. Boykot kampanyaları ve iş yerlerinde grevler halkın sokaklara daha fazla akmasını sağladı.
Ayaklanmanın bel kemiğini kadınlar oluşturdu
Halk ekonomik zorluklar ve yolsuzluklara karşı tepkilerini dile getirmekten çekinmedi. Bu kapsamda ayrı ayrı gösteriler patlak verdi. Ancak her anlamıyla ayaklanmanın belkemiğini kadınlar oluşturdu. Giderek yayılan ayaklanmaya aydınlar, sporcular, avukatlar, öğrenciler olmak üzere toplumun her kesiminden insanlar katıldı. Protestolar, tüm toplumsal sorunların kaynağı olan kadın sorununu ve yetkililerin her mezhep ve sektörden insanın haklarını ihlal etmesini merkeze aldı.
Zorunlu başörtüsü protestosu
Yayınlanan videoların büyük bir kısmında gösteriler sırasında İranlı kadınların başörtülerini çıkararak sallaması olaya olan tepkilerini bir kez daha gözler önüne serdi. Bunun yanı sıra bazı kadınlar zorunlu başörtüsüne karşı olmak ve protesto etmek için saçlarını kesti. Bu gösteriler sonucu birçok kişi yaşamını yitirdi.
Halk geri adım atmamaya kararlı
İranlı kadınların haklarını, siyasi değişim ve özgürlüklerini “Jin Jiyan Azadî” sloganı ile dile getirdiği protestolar ayaklanmaya dönüşerek tüm kadınlara güç oldu. İran rejiminin son dönemde patlak veren protestoları bastırma çabalarına rağmen hızla ülkenin her yerine yayılan ayaklanma, İran'ın 40 yılı aşkın süredir tanık olduğu en önemli olay. Bu ayaklanma ülkenin geleceği için önemli bir dönüm noktası haline geldi. İran rejimi protestoları bastırmak ve eylemcileri tutuklamak için gerçek mermi ve göz yaşartıcı gaz kullandı. Rejim güçleri bir an olsun baskı ve şiddetten vazgeçmezken, halk ise her şeye rağmen sokaklardan geri adım atmama konusunda kararlı.
Binlerce kişi tutuklandı
İran İnsan Hakları Örgütü'nün istatistiklerine göre, protestolara katılan ve protestolara destek veren binlerce kişi tutuklandı. Bunlardan en az 38'i gazeteci, 170'i öğrenci, 16'sı avukat ve öğretmenler sendikası aktivistleri ve emekçiler de dahil olmak üzere 580'den fazla sivil aktivist tutuklandı.
En az 500 kişi katledildi
İran Ulusal Direniş Konseyi, İran'daki protestolar sırasından göstericiler arasında 500'den fazla kişinin katledildiğini duyurdu. Uluslararası Af Örgütü'nün de aralarında bulunduğu 40'tan fazla insan hakları örgütü, ölenlerin arasında en az 70'inin çocuk olduğunu açıkladı.
Ortak mücadele ihtiyacı
İlk konferanslarını 2018 yılında gerçekleştiren Kadınlar Geleceği Örüyor Ağı, 2’nci Uluslararası Kadın Konferansı’nı “Devrimimiz: Hayatı Özgürleştirmek” sloganıyla 5-6 Kasım tarihlerinde Almanya’nın Berlin kentinde gerçekleştirdi. Berlin Teknoloji Enstitüsü’nde yapılan konferansa, dünya çapında 41 ülkeden 800’e yakın kadın katıldı. Konferansta Kadın Devrimi için ortak mücadelenin gerekliliği işaret edildi.
Dünya kadınları Tunus’ta buluştu
Tunus, 4-10 Eylül tarihlerinde 50 Arap, Afrika ve Avrupa ülkesinden 300 kadının katılımıyla 3'üncü Uluslararası Kadın Konferansı'na ev sahipliği yaptı. Konferansla kadınların sesini birleştirmek ve sorunlarını tek masada buluşturmak amaçlandı. Konferansın sonunda açıklanan sonuç bildirgesinde kadınların sorunlarının aynı olduğu belirtilerek, ağırlıklı olarak cinsel, ekonomik, sosyal ve toplumsal şiddet üzerinde duruldu. Katılımcılar, savaşlardan ve krizlerden en çok etkilenenlerin kadınlar olduğunu da vurguladı. Konferansta Kürt kadınların mücadele deneyimleri ile iklim krizinin kadınlar üzerindeki etkilerine de dikkat çekildi. Rojava Devrimi'nin özgür bir kadın devrimi olarak kabul etmek ve korumak gerektiği belirtildi. Katılımcılar, içinde bulunduğumuz yüzyılın kadınların kurtuluş ve cinsiyetler arası tam eşitlik mücadelesinin yüzyılı olacağını vurguladı.
Kadınlardan kimyasala tepki
Ortadoğu ve Kuzey Afrika Demokratik Kadın İttifakı (NADA), 30 Kasım’da “Şiddet ve işgale hayır, kadın devrimini destekleyeceğiz” sloganıyla Kimyasal Savaş Kurbanlarını Anma Günü'nde ikinci bölgesel dijital sempozyumunu gerçekleştirdi. Dijital sempozyumda yer alan katılımcılar, yerel ve uluslararası toplumu Türkiye ve İran'ın saldırılarına karşı direnme çağrısında bulundu.
Lübnan-Kürt Diyalog Konferansı
Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta ilk kez “Ortak Yaşam ve Eşit Yurttaşlığa Doğru” başlıklı Lübnan-Kürt diyalog konferansı yapıldı. Kürt ve Arap halklarından temsilcilerin katıldığı konferansın sonuç bildirgesi de açıklandı. 29 Mayıs’ta yapılan konferansta, Lübnan Araştırma Merkezi, Newroz Kültür ve Toplum Derneği, Kadın Yaşam Derneği ve Müsawat Werde Bitrus Kadın Çalışması gibi kurumların desteğiyle toplanan konferansa Suriye, Filistin, Ürdün ve Irak’tan çok sayıda isim katıldı. Kongrede Kürtlerin varlığı, sömürge politikaları, bölgesel müdahaleler, ulus devletin yöntemi ve zihniyetinin Kürt-Arap ilişkilerine etkisi aynı zamanda bölgedeki engellere karşı bölge halklarının birlik ve beraberliğinin çözümü, ortak yaşam kültürünün oluşturulması ile kadınların toplumun demokratikleştirilmesindeki temel rolü masaya yatırıldı.
Kürt-Arap ilişkileri
Ürdün’ün başkenti Amman’da 22 Ocak’ta “Araplar ve Kürtler: Diyalog Ortak Bir Gelecek Yoludur” başlıklı Arap-Kürt Diyalog Konferansı düzenlendi. Kürt ve Araplar arasındaki ilişkileri güçlendirmek amacıyla düzenlenen konferansa, çok sayıda Iraklı, Filistinli, Ürdünlü, Lübnanlı ve Suriyeli politikacı katıldı. Konferansta geleceğin ortak tarih, ortak noktalar üzerine inşa edilmesi, kalıplaşmış ve karşılıklı korku ve güvensizliğin ortadan kaldırılmasının yolları tartışıldı. Konferansta ayrıca, Kürt ve Arap kadınların barış ve istikrarının korunması, bir arada yaşama ortamının oluşturulması ve herkes için adaletin sağlanması üzerine rolü konuşuldu. Kadınlar ayrıca, ortak çıkarlar haritası, Kürt meselesinin nasıl ele alınacağı, eşit ve etkin vatandaşlık, demokratik ulus, kendi kaderini tayin hakkı, egemenlik ve ülkelerin toprak bütünlüğünün korunması ile ilgili yapılabilecekleri sıraladı. Ayrıca konferansta Araplar ve Kürtler için ortak bir geleceği inşa etmenin önemi ve bu alanda yapılabileceklerle ilgili öneriler tartışıldı. Konferansta üç girişime odaklanıldı: İlki Kürt-Arap ilişkilerinin tarihi, ikincisi toplumun demokratikleşmesinde kadının rolü ve üçüncüsü de Kürt-Arap ilişkilerinin ortak eylem için yol haritası ve iki halk için daha iyi bir geleceğin nasıl çizilebileceği oldu.
Gazeteciler ve öncü pozisyonlar
Mart ayında Tunus, kadın gazetecilerin koşullarını ve kadın gazetecilerin basmakalıp yargılar ve kadına yönelik şiddetle mücadelede nasıl yer aldıklarını tartışan Uluslararası Basın Forumu'na ev sahipliği yaptı. Forumda kadınların bu sektördeki varlıklarının yüzde 60 olduğu ancak karar alma yerlerindeki varlıklarının çok zayıf olduğu belirtildi.
IŞİD katliamı soykırım olarak tanınsın
Êzidîlerin Şengal'de IŞİD çeteleri tarafından maruz bırakıldığı soykırımın sekizinci yıl dönümünde, 30 Temmuz'da “Şengal Katliamı’na karşı özgür kadın iradesiyle mücadele ediyoruz” sloganıyla Irak Uluslararası Kadın Konferansı düzenlendi. Irak’ın başkenti Bağdat’ta düzenlenen konferansta, IŞİD’in 2014'te Şengal'de gerçekleştirdiği katliamın soykırım olarak tanınması gerektiği vurgulandı.
Arap ve Êzidî kadınlar forumu
Êzidî Kadın Özgürlük Hareketi (TAJÊ), Êzidîlere yönelik 74 fermanın ardından Êzidî kadınları ve örgütlenme düzeylerini tanıtmak amacıyla “Birlik ve mücadele kadınların korunmasını garanti altına alacaktır” sloganıyla 29 Ocak'ta Arap ve Êzidî kadınlar için ilk istişare forumu Şengal'de düzenledi.
Şengalli genç kadınlar
Şengali genç kadınlar, 3 Ağustos 2014’teki 74’üncü Ferman’ın yıldönümün yaklaşması vesilesiyle ilk kongrelerini 30 Haziran’da düzenledi. Genç kadınların ilk kongresi Şengal’de Halk Meclisi Salonu'nda yapıldı. “Zilan ve Berivan çizgisinde örgütlenin, ihaneti yenin, Şengal’in özgürlüğünü sağlayın” sloganıyla yapılan kongreye 150 genç kadın delege katıldı. Konferansta, kadın örgütlenmesinin acil bir gereklilik ve şimdi her zamankinden daha fazla gerekli olduğu kaydedildi.
İş imkanları sağlama girişimi
Birleşmiş Milletler Batı Asya Ekonomik ve Sosyal Komisyonu (ESCWA) tarafından düzenlenen “Sözden Eyleme: Eşitliğe ve Entegrasyonun Sağlanması” sloganıyla ilk Arap Eşitlik Forumu 29 Mayıs'ta Ürdün'ün başkenti Amman'da düzenlendi. Forum, toplumsal cinsiyet eşitsizliklerini azaltmak ve çeşitli sektörlerde gençler, kadınlar ve engelliler için iş fırsatları yaratmak için iki girişimin başlatılmasıyla sona erdi.
Kadınlar Amed’de bir araya geldi
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi, 18 Mayıs’ta Diyarbakır’da bölge kadın konferanslarını gerçekleştirdi. Konferansta artan kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddet ile HDP üzerindeki baskılar konuşuldu. Konferansa katılanlar her türlü saldırıya karşı örgütlülüklerini genişleteceklerini dile getirerek “durmayacağız, başaracağız ve zafer bizimdir” dedi.
Kimyasala tepki gösteren Şebnem Korur Fincancı tutuklandı
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Yönetim Kurulu Başkanı Şebnem Korur Fincancı, Federe Kürdistan Bölgesi ve Medya Savunma Alanlarında PKK gerillalarına yönelik Türk İşgalci devleti tarafından kullanılan kimyasal silahlarla 17 savaşçının yaşamını yitirmesi üzerine kimyasal silah saldırılarına ilişkin yaptığı açıklamalar nedeniyle 27 Ekim'de tutuklandı. Şebnem Korur Fincancı hakkında "örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla 7,5 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. İlk duruşması ise 23 Aralık’ta görüldü ve halen tutuklu yargılanmaya devam ediyor.
TJA'lı kadınlar tutuklandı
Türkiye'de Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın Özgür Kadın Hareketi (TJA) hakkında “örgüt yöneticiliği ve propagandası” suçlamasıyla yürüttüğü soruşturma kapsamında 29 Kasım'da Türk makamları Türkiye'nin 14 farklı ilinde 57 eve baskın düzenledi. Baskın kapsamında 21 kadın gözaltına alınırken, 8’i tutuklandı, 13’üne ise ev hapsi verildi.
TJA Konferansını direnen kadınlara adadı
Özgür Kadın Hareketi’nin (TJA), Batman’da. “Em li dijî faşîzmê bi biryar û di azadiyê de bi israr in (Faşizme karşı kararlı, özgürlükte ısrarcıyız)” şiarıyla düzenlediği 4'üncü Kadın Konferansı'nı ülkenin dört bir yanından gelen 700 delege ile gerçekleştirdi. TJA'nın tutuklu Sözcüsü Ayşe Gökkan konferansa mesaj göndererek, ‘Özgür olana kadar direneceğiz’ dedi. Konferans direnen kadınlara adandı.
Kaçırılanların Anneleri Derneği’nden sempozyum
Yemen'deki Kaçırılanların Anneleri Derneği, Uluslararası Barış Günü kutlamaları kapsamında, 24 Eylül'de, “Barışı ve gerçekliği inşa eden kadınlar” başlıklı bir sempozyum düzenledi. Sempozyum kadınların barışı inşa etmedeki rolüne dikkat çekmek için yapıldı.
Çocuk evlendirme
Birleşmiş Milletler İşbirliği Fonu ortaklığında 11-12 Haziran’da Federe Kürdistan Bölgesi ve Irak'ta kadın katliamları, “intihar” adı altında yaşanan kadın ölümleri ve çocuk evlendirme vakalarının ortadan kaldırılması için ulusal konferans düzenlendi.
Arap Kadın Yaratıcılar Forumu
Tunus'ta 12-14 Mayıs tarihleri arasında üç gün boyunca süren Arap Kadın Yaratıcılar Forumu'nun yirmi dördüncü oturumu gerçekleştirildi. Kadın yaratıcıların katıldığı oturum “Arap Kadınlarının Yaratıcılığında Yasak Üçlü” konusu ele alındı. Mısır, Suriye, Fas, Suudi Arabistan, Ürdün, Lübnan, Libya ve Tunus'tan kadınların gelenek ve görenekler nedeniyle maruz kaldığı konulara ışık tutuldu.
Fas, 27 Eylül'de, parlamentolarda kadınların temsiline ilişkin gerçekliğe ve beklentilere ışık tutan bir parlamento forumuna ev sahipliği yaptı. Toplumsal cinsiyet konusu ele alındı.
Genel kadın grevi
Son zamanlarda artan kadın katliamları, Kuzey Afrika ve Ortadoğu'daki aktivistler, insan hakları savunucuları ve feministler arasında büyük bir öfke dalgasına yol açtı. Kadınlar kadınlara yönelik katliamları kınamak için genel bir kadın grevi başlatacağını duyurdu. Bu kapsamda kadına yönelik şiddet, katliam ve tecavüz saldırıları tüm dünya ülkelerinde artarak devam ederken, Cezayir’de aralarında kadın örgütlerinin de bulunduğu bir grup feminist kadın “Kuzey Afrika’dan Ortadoğu’ya Dayanışma Sınırları Aşıyor” adıyla genel bir grev başlattı. Arap feminist ve insan hakları aktivistleri ve hareketleri, Temmuz ayının 6 ve 7’sinde “Kuzey Afrika’dan Ortadoğu’ya Dayanışma Sınırları Aşıyor” başlıklı genel kadın grevine katılım çağrısında bulundu. Fas, Cezayir, Ürdün, Tunus, Filistin ve Lübnan bu greve katıldı.
Dünya Kadın Yürüyüşü
Tunuslu kadınlar, Bangladeş'te 24 Nisan 2013'te yaşanan Rana Plaza Katliamı anısına Ortadoğu ve Kuzey Afrikalı kadınların öncülüğündeki Dünya Kadın Yürüyüşü tarafından organize edilen elektronik nöbete katıldı.
Abdullah Öcalan’a Özgürlük İnisiyatifi kuruldu
Ortadoğu ve Kuzey Afrikalı kadın aktivistler, 4 Haziran’da Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta bir araya gelerek, “Abdullah Öcalan’a Özgürlük İnisiyatifi’nin (NUN)” kuruluşunu deklare etti. Lübnan, Filistin, Irak, Libya, Yemen, Suriye, Mısır ve Sudan’daki kadınların yer aldığı inisiyatif, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın felsefesini, fikirlerini ve paradigmasını tanımak ve tanıtmayı amaçlıyor.
23 Faslı kadın saçını kesti
Aralarında sanatçı, yazar, film yapımcıları, sivil toplum aktörleri, siyasi aktivistler ve gazetecilerin de bulunduğu 23 Faslı kadın, 10 Ekim'de “Saçımız yok ve toplumun yarısıyız” diyerek saçlarını kesti.
Fas cinsiyet eşitliği komisyonunu onayladı
Fas Hükümeti Konseyi 9 Haziran'da toplandı. Konsey, Kadının Güçlendirilmesi ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği için Ulusal Komisyon’un kurulmasını içeren bir karar taslağını onayladı. Aile, Sosyal Birlik ve Destek Bakanı Awatif Hayar, özellikle 2021-2026 yılları için hükümetin kadın sorunlarına ilişkin programının bir parçası olarak cinsiyet eşitliğini güçlendirmek için bir komite kurulmasına yönelik bir proje önerdi. Proje, Fas hükümetinin 9 Haziran'daki toplantısında onaylandı. Bu proje, toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamak ve yaşamın her alanında kadınları güçlendirmek için fırsatlar yaratmayı amaçlıyor.
Aile Yasası maddesinin gözden geçirilmesi istendi
Nur Kadın ve Çocuk Derneği, Nisan ayında Cezayir’de Aile Yasası'nın 66’ncı maddesinin yeniden gözden geçirilmesi için yasa tasarısının Ulusal Halk Meclisi düzeyinde yeniden ele alınması çağrısı yaptı. Dernek, aile yasasında yer alan boşanma ve velayet hakları konusunun kadın lehine gözden geçirilmesini talep etti. Cezayir yasalarına göre eşinden boşanan çocuklu bir kadın tekrar evlendiği taktirde çocuğunun velayetini bir daha geri kazanamıyor. Nur Kadın ve Çocuk Derneği, bu kapsamda yasanın gözden geçirilmesini istedi.
İki kitap hazırlandı
Haziran ayında, Lübnan'da İşkenceye Karşı Komite'nin de içinde bulunduğu Ulusal İnsan Hakları Komisyonu, kadın haklarını güvence altına almayı ve onları şiddetten korumayı amaçlayan “Başvuru Kılavuzu” ve “Şikayetleri Ele Alma Kılavuzu” olmak üzere iki kitap yayınladı. Kitapların hazırlanmasıyla insan haklarını geliştirmek ve korumak isteniyor.
Proje ve kampanyalar
Fas Kadın Hakları Birliği Federasyonu, “Cinsiyet Temelli Şiddete Karşı Baraka Gençliği Projesi üzerinde çalışıyor.
1 Şubat'ta Taiz kentindeki bir dizi Yemenli aktivist, kadınlara yönelik ayrımcılığın kaldırılmasını ve kadınlara seyahat belgesi verilmesini garanti eden hukukun üstünlüğünü talep etmek için “Pasaportum İşlevsiz” başlıklı bir kampanya başlattı.
Çocukları kaçırılan ve kaybedilen anneler
Tutuklu Anneler Derneği, kaçırılan ve Yemen’in farklı cezaevlerinde bulunan çocukları için yaptıkları bir basın açıklamasında kaçırılan ve kaybedilen çocukları için bir kampanya başlattı. Anneler, çocuklarının suçsuz olduğunu ve siyasi görüşleri nedeniyle kaçırılıp kaybedildiğini ifade ederek, 18 Nisan’ın “Resmi ve Ulusal Kayıpların ve Kaybedilenlerin Acılarına Son Verme Günü” olarak kabul edilmesini istedi.
Çalışmalara yeniden başladı
Al-Aman Center, yaklaşık bir buçuk yıllık bir aradan sonra Şubat ayının 1'inde şiddet mağduru kadınları barındırmak ve ihtiyaçlarına cevap vermek için çalışmalarına yeniden başladığını duyurdu.
‘Hepimiz İnsanız’ İnisiyatifi
Nisan ayında Kadın Araştırma, İnceleme, Dokümantasyon ve Bilgilendirme Merkezi (CREDIF), “Hepimiz İnsanız” sloganıyla, göçmen kadınlara yönelik şiddetle mücadele için Nisan ayında “Hepimiz İnsanız” İnisiyatifi başlattı. Girişim, göçmen kadınlara ve savunmasız durumdaki insanlara yönelik şiddetle mücadele etmeyi, toplumsal cinsiyete dayalı şiddetle mücadele etmeyi ve göçmen kadınları yasal hakları, üreme ve cinsel sağlık ve barış içinde yaşama konusunda eğitmeyi amaçlıyor.
‘Renkli Bir Dünya’ kampanyası
Mısır'daki Arap Evi Araştırma Merkezi, Şubat ayının başında, iklim değişiklikleri ışığında kadınların güçlendirilmesi ve bundan olumsuz etkilenen koşullarının iyileştirilmesi ile ilgilenen "Renkli Bir Dünya" kampanyasını başlattı.
Cinsel istismar
Mayıs ayında, Mısır'daki Kadınlara Hukuki Destek için Sanad Girişimi, aile içi cinsel istismar mağdurlarının bir dizi öyküsünü ortaya çıkaran ve toplumsal olarak duyulmamış bu fenomene ışık tutan "Hess" kampanyasını başlattı.
Mısır’da kadın ve kız çocukları için proje
Mısır'daki Arap Kadınlar Birliği, bir yıl süren ilk çalışma programının bir parçası olarak, kadın ve kız çocuklarının temel haklarını kullanmalarını ve her türlü ayrımcılığa karşı mücadele etmelerini sağlamayı amaçlayan “Kadınları İnsan Haklarını Elde Etmek İçin Güçlendirmek” projesini başlattı.
Mısır yasa tasarısını onayladı
Mayıs ayında Mısır hükümeti, bu suçun cezasını artırmak ve yayılmasını sınırlamak için baskı yapmak amacıyla, çocuk evlendirmeyi suç sayan ve faili hapis ve para cezasıyla cezalandıran bir yasa tasarısını onayladı.
2023’te yayınlanacak
Kasım ayı sonlarında, bir grup feminist Yemen'de barış üzerine “Barış için Feminist Yol Haritası: Yemen'deki Barış Süreci için Kılavuz Çerçeve” adlı bir taslak hazırladı ve Eylül 2023'te yayınlanması planlanıyor.
8 Mart Dünya Kadınlar Günü
Dünya Kadınlar Günü, dünya çapında milyonlarca kadının haklarını elde etmek için verdiği mücadelenin bir sonucu olarak kutlanıyor. On yıllardır eşitliğe yapılan vurguya rağmen, kadınlar hala yoksulluğa karşı daha savunmasız ve erkeklere göre daha az gelire ve karar verme pozisyonlarında varlığa sahip.
Çiftçiler günü
15 Ekim Uluslararası Kadın Çiftçiler Günü kapsamında, kadınların üretim sürecine katılımını desteklemek için rehberlik ve refakat mekanizmalarını içeren ekonomik içermenin ikincisi başlatıldı. Cezayir ve Tunus da dahil olmak üzere birçok ülke bu günü andı. Mısır ve kırsal kesimdeki kadın ve kız çocuklarının koşullarının iyileştirilmesi için çeşitli etkinlikler düzenledi.
Le Bellasa Dergisi çıkarıldı
Tüm dünya ülkelerinde işçi sınıfı, işçilerin durumlarının değerlendirildiği ve onlar için çalışma koşullarının iyileştirilmesinin talep edildiği 1 Mayıs Uluslararası İşçi Bayramı'nı kutladı. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde tüm dünya kadınları yürüyüşler, kutlamalar ve protestolar düzenleyerek, konferanslar vererek, seminerler düzenleyerek ve broşür dağıtarak bu günü çeşitli şekillerde kutladı. 8 Mart resmi tatil olarak kabul ediliyor. Birçok ülkede, kadınların başarılarını vurgulamak ve toplumsal cinsiyet eşitliği Kampanyalarını desteklemek için bir fırsat olduğundan, bu etkinliklere ek olarak, Cezayir'de bir grup feminist aktivist ve gazeteci, ilk feminist dergi olan Le Bellasa'yı çıkardı.
‘Hayatları Değiştir’ kampanyası
Fas, kadınları bilgiye erişim hakları konusunda eğitmeyi amaçlayan bir yıl süren “Kadınları Bilgilendir, Hayatları Değiştir” kampanyasını başlattı.
Gözden geçir çağrısı
Tunuslu dernek ve kuruluşlar, kadınların miras hakkını güvence altına almak için 2017 tarihli 58 Sayılı Kanun'un kadına yönelik şiddetin ortadan kaldırılması ve mali cezanın değiştirilmesine ilişkin 19. Bölümünün gözden geçirilmesi çağrısında bulundu.
Toplumsal Adalet ve Eşitliğe Doğru
Tunus Demokratik Kadınlar Derneği, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle “Kadınların Toprağa Erişimi ve Mülkiyeti: Toplumsal Adalet Ve Eşitliğe Doğru Atılmış Bir Adımdır” sloganıyla form gerçekleştirdi.
16 gazeteciye ödül
Lübnan'da kadın meselelerine ve hikayelerine farklı şekillerde ışık tutan "Onlar" başlıklı bir sanat sergisi düzenlendi. Koma Hunerên Kurdistan (Kürdistan Sanat Grubu), bu vesileyle aralarında ajansımız NuJINHA’nın muhabirimiz Şinyar Payiz’in de bulunduğu 16 kadın gazeteciye ödül verdi.
Husi gözaltı merkezleri
Yemen'deki Barış İçin Kadın İttifakı, Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle Husi gözaltı merkezlerinden hayatta kalanlar için ilk filmi yayınladı.
Türk devleti yürüyüşleri yasakladı
Türk devleti, İstanbul'da Taksim Meydanı'nda yapılacak toplantı, yürüyüş ve basın açıklamalarını yasakladı, kadınların gece mitinglerine çıkmalarını yasakladı.
Kadın sünneti
Mısır'da kadın sünneti de dahil olmak üzere kız çocuklarının haklarının ihlaliyle mücadele çabalarına vurgu yapan insan hakları kurum ve kuruluşları, her yıl 6 Şubat’a denk gelen Uluslararası Kadın Sünnetine Karşı Sıfır Tolerans Günü kapsamında çeşitli etkinlikler düzenledi.
Kadınlar kültürel alana aktif katıldı
Kadınlar 2022 yılı boyunca kültürel ve sanatsal faaliyetlere katıldı. Tiyatro, müzik, düşünce, sinema, plastik sanatlar, edebiyat, miras ve folklor gibi yaratıcı alanlarda yer aldı. Cezayir Ulusal Kadın Edebiyatı ve Sinema Festivali'nin beşinci oturum etkinlikleri 24 Eylül'de başladı. Bouregreg Derneği tarafından Fas’taki Salé City Kolektif Konseyi’nin desteğiyle 26 Eylül’de başlayan 15'inci Uluslararası Salé Kadın Filmleri Festivali (FIFFS), 1 Ekim’de sona erdi.
Kırmızı Halı Festivali
Fas Krallığı'nın en eski festivallerinden biri olan Ulusal Folklor Festivali, “Ebedi Şarkılar ve Ritimler” sloganıyla 1 Temmuz'da 51’inci oturumunu düzenledi. El-Awda Film Festivali, “Dönüşü Beklemek Bir Dönüştür” sloganıyla 15 Mayıs'ta 6’ncı oturumunu yaptı. Filistin davasını dünya çapında harekete geçirmek için Filistinli ve Arap yönetmenler ile yabancılar arasında doğrudan kültürel temas geliştirmeyi amaçladı. 13 Ekim'de Gazze ve Batı Şeria'da "Bizi görün" sloganıyla başlatılan ve 6 gün süren "Kırmızı Halı" festivali etkinlikleri, kadın gerçekliğine dikkat çekti.
Beyrut Film Günleri
İç savaş öncesi Lübnan'ı anımsatan çeşitli filmlerin ve erken yaşta evlilik mağduru kızların hikayelerinin gösterildiği “Beyrut Film Günleri” festivali ise 10 Haziran'da başladı ve 19'una kadar devam etti.
Üç Libyalı kadın
Üç Libyalı kadın bir araya gelerek şehri ve kimliğini yabancı kültürlerden korumak amacıyla “Benim kentim benim kimliğim” adlı bir festival düzenlemeye karar verdi. 7 Mart’ta başlayan festival 9 Mart’a sona erdi. Festivalde Libya’nın edebi, sanatsal ve mimari mirasına dikkat çekildi.
Sakine Cansız ve Zilan Festivalleri
İsviçre'nin Zürih kentinde 26 Haziran'da Sakina Cansız'ı anmak için “Diren, Örgütlen, Özgür Yaşa" sloganıyla 9’uncusu düzenlendi. Sakine Cansız Kadın Festivali'nin bu yılki sloganı siyasetçi Aysel Doğan'a ithaf edildi. Almanya'daki Kürt kadınların en büyük buluşması olan Zilan Kadın Festivali’nin 16'ncısı gerçekleştirildi. Festivalde, Türk devletinin saldırıları da dahil olmak üzere kadın özgürlük ve mücadelesi öne çıktı.
Yunanistan’da ‘Jin, Jiyan, Azadî’
Yunanistan'da 14 Kasım'da düzenlenen Selanik Uluslararası Film Festivali, Doğu Kürdistan ve İran'lı kadınlara destek verdi. Festival “Jin Jiyan Azadî" sloganıyla son buldu.
Kültür ve Doğa Festivali
20’nci Munzur Kültür ve Doğa Festivali, "Madencilik yağmasına karşı doğayı, talana karşı yaşamı, yasaklara karşı sanatı savunuyoruz" sloganı ile 21- 24 Temmuz tarihleri arasında planlandı fakat yasaklandı.
Beyrut Uluslararası Kadın Filmleri Festivali
Beyrut Uluslararası Kadın Filmleri Festivali 6-11 Mart tarihleri arasında yapıldı. Festivalde, 40 ülkeden 51 kısa film ve 20 uzun metrajlı film gösterildi.
Beyrut Liman Patlaması
Lübnanlı yazar Joumana Haddad, 4 Ağustos 2020'de meydana gelen Beyrut Limanı patlamasının yıl dönümünde, ötekileştirilmiş kadınlar ve toplum meseleleri gerçekliğini patlamadan önceki son saat içinde somutlaştırdığı "The Killed 232" adlı romanını imzaladı.
Lübnan’da ‘Evler Evi’ oyunu sergilendi
Kadına ve kız çocuklarına yönelik şiddetle mücadele projesi ve şiddet mağdurlarına destek programı kapsamında, İlerici Kadın Derneği işbirliğiyle Lübnan'ın 6 kırsalını kapsayan "Evler Evi" oyunu Ağustos ayı ortasında gösterildi.
Marakeş'te Gösteri Sanatları
Uluslararası Tiyatro Forumu’nun 4’üncü oturumu “Kadınların Yönü ve Kadınların Yaratıcı Olarak Güçlenmesi” sloganıyla Marakeş-Safi Bölge Konseyi ile ortaklaşa 23-27 Kasım'da "Marakeş'te Gösteri Sanatları” düzenlendi. Kadınların teatral yaratıcılığı ortaya konuldu.
‘Nawal’ oyunu
Yönetmen Lina Abyad, feminist öncü Nawal El Saadawi'nin biyografisini anlatan “Nawal” oyununu sahnelendi. "Nawal" oyunu 13 Ekim’de gösterime girerek 23 Ekim’e kadar Mono Tiyatro Salonu’nda seyirciye açık kaldı. Yönetmen Lina Abyad’ın sesi ve kavalın tınısıyla başlayan oyun, Nawal El Saadawi’nin doğum anını anlatıyor. Bununla yönetmen, kadınların doğum sancılarına işaret ediyor. Oyun, Nawal El Saadawi’nin 6 yaşında sünnete maruz kalması ve yaşadığı tacizlere dikkat çekerken, yine Nawal El Saadawi’nin doktor olması ve verdiği mücadele anlatılıyor.
Yarın: İran’dan Mısır’a Tunus’tan Lübnan’a Ortadoğulu kadınların bir yılı (2)-PANORAMA