Bereketin ve aydınlığın sembolü: Ana Fatma

Alevi kültürünün önemli sembollerinden biri olan Ana Fatma Ziyareti kentteki sayılı kadın ziyaretlerinden biri. Ziyarete her yıl binlerce kişi gelerek çıra yakıp dua ediyor.

MEDİNE MAMEDOĞLU

Dersim - Alevilik inancının merkez yerlerinden biri olan Dersim’de birçok ziyaret ve inanç kaynağı yeri bulunuyor. Bu ziyaretlerden biri de her yıl binlerce kişinin ziyaret edip çıra yakarak dua ettiği Ana Fatma. Munzur Vadisi üzerinde merkeze 3 kilometre uzaklıkta bulunan Ana Fatma, Alevilik kültürünün en önemli sembollerinden biri olmanın yanı sıra Dersim’de bulunan sayılı kadın ziyaretlerinden. Kerbela’da katledilen Hz. Hasan ve Hüseyin’in annesi Ana Fatma’nın, bereketi temsil ettiğine inanılıyor.

Dersim-Ovacık yolu üzerinde yer alan Ana Fatma Ziyaretgâhı, esasen bir su kaynağı. Daha sonra üzerine bir türbe yapılmış ve her yıl binlerce kişi tarafından ziyaret ediliyor. Rivayete göre; Cebrail bir gün dünyaya gönderilir. İki gidişinde de dünyada bir şey göremez ve Hak onu dünyaya bir kez daha gönderir. Cebrail hiçbir şey göremeyeceğinin ümitsizliği ile yine etrafına bakınırken bir ışık görür, akabinde bir koku duyar ki o konu onu mest eder. Sonra ise başında kırmızı taç, kulağında kırmızı küpe ve boynunda yeşil madalyon olan bir kadının ağladığını görür. Cebrail bunun manasını Hak’ka sorar. Hak anlatır; gördüğü ışık ümitsizlik anında kendi nurunun ortaya çıkmasıdır ve o ışık Fatma Ana’dır. Koku ise onun kudretinin kokusudur. Kırmızı taç Ali’dir, yeşil madalyon Hasan’dır ve kırmızı küpe ise Hüseyin’dir. Fatma Ana bu sebeple ağlamaktadır. Alevi inanç merkezlerinde, ziyaret ve cemevlerinde yakılan mum veya yağlı bezlerin hepsinin “Ana Fatma nuru” olduğu söylenmesinin nedeni bu anlatıdır.

Dersim halkı için güneş ve ay gibi

Anadolu tasavvufunda baştan sona tüm anlatımların özeti olan Muhammed ile Ali’nin muhabbeti, onları cevher olarak içinde taşıyan iki nur olan Fatma’dadır. Tasavvufa göre, Fatma nübüvvet ile velâyetin buluştuğu nokta, iki nuru mayalayan ‘Muhammed Ali’nin Zehra’sı olan çoban yıldızıdır. Fatma ‘çoban’lara yol gösterirken aynı zamanda ‘yol’un kendisidir. Ana Fatma; Dersimli kadınlar için inancın en önemli figürlerinden biridir. Dersimli anneler her sabah güneş doğarken “Ya Ana Fatma’nın ışığı, sen himmetini çocuklarımızdan, evlatlarımızdan, masumlarımızdan eksik eyleme” diye dua ederler. Ana Fatma, bazen güneş, bazen ay gibidir Dersimli için.

Ana Fatma kültürü ölümden sonra da devam ettiriliyor

Bereketin de sembolüdür Ana Fatma; hamur teknesi, hamurun kendisi, sac, oklava ve bunun gibi ekmek yapmak için kullanılan tüm malzemelere onun adı verilir, onunla anılır. Buralarda pişen ekmekler/lokmalar ise ‘Ana Fatma lokması’ olarak nitelenir. Dersim’de yalnız bu dünyada değil, diğer bir dünya düşüncesinde de Fatma Ana kültü varlığını sürdürür. Bu sebeple bir kadın öldüğü zaman onun gözleri saçları ile kapatılıp beyaz örtü ile bağlanır ki sorgu melekleri geldiklerinde kadın korkmasın ve melekler bilsinler ki bu ölen kişi bir kadındır ve Fatma Ana şefaatine kadirdir.